06.08.2018 Vergi Bülteni

Vergi ve Diğer Bazı Alacakların Yeniden Yapılandırılmasına İlişkin

Başvuru, Bildirim ve Beyan Süreleri Uzatılmıştır

7 Sayılı Cumhurbaşkanı Kararı ile “Af Kanunu” olarak bilinen 7143 sayılı Vergi ve Diğer Bazı Alacakların Yeniden Yapılandırılması ile Bazı Kanunlarda Değişiklik Yapılmasına İlişkin Kanun’da yer alan bir kısım başvuru, bildirim ve beyan süreleri 27.08.2018 tarihine (bu tarih dâhil) kadar  uzatılmıştır.

Süresi uzatılan  7143 sayılı kanun kapsamında başvuru, bildirim ve beyan süresi uzatılan alacaklar aşağıdaki gibidir:

  • Madde 2; Kesinleşmiş alacaklar,
  • Madde 3; Kesinleşmemiş ve dava safhasında bulunan alacaklar,
  • Madde 4; İnceleme ve tarhiyat safhasında bulunan işlemler,
  • Madde 7; Kesinleşmiş Sosyal Güvenlik Kurumu alacakları,
  • Madde 8; Ön değerlendirme, araştırma veya tespit aşamasında olan eksik işçilik prim tutarları ile kesinleşmemiş idari para cezaları,
  • Madde 10’un 6. fıkrasında belirtilen alacaklar, ( işverenlerin ve üçüncü şahısların iş kazası ve meslek hastalığı, malullük, adi malullük ve ölüm halleri ile genel sağlık sigortalısına ve bunların bakmakla yükümlü olduğu kişilere yönelik fiiller nedeniyle ödemekle yükümlü bulundukları her türlü borçları)
  • Madde 10’un 7. fıkrasında belirtilen alacaklar, (Sosyal Güvenlik Kurumu tarafından fazla veya yersiz olarak ödendiği tespit edilen gelir ve aylıklara ilişkin borçlar)
  • Madde 10’un 8. fıkrasında belirtilen alacaklar, (Belediyeler ve bunların bağlı kuruluşları ile sermayesinin %50’sinden fazlası bunlara ait şirketlerin mülkiyetlerinde bulunan taşınmazlar ile ilgili irtifak hakkı ve kiralama işlemlerinden kaynaklanan borçlar)

7143 sayılı Kanun’un 5. maddesinde yer alan Matrah ve Vergi Artırımı ile  6. maddede yer alan İşletme Kayıtlarının Düzeltilmesine ilişkin başvurular 31 Ağustos 2018 tarihine kadar yapılabileceğinden bu düzenlemelere ilişkin herhangi bir uzatma söz konusu değildir.

7143 sayılı Kanun’un 10. maddesinde yer alan Varlık Barışı için de başvurular 30 Kasım 2018 tarihine kadar yapılabileceğinden bu düzenlemelere ilişkin herhangi bir uzatma yapılmamıştır. Ayrıca, varlık barışı kapsamında yurt dışındaki varlığın 31.07.2018 tarihine kadar Türkiye’ye getirilmesi, yurt içindeki varlığın da 31.07.2018 tarihine kadar yasal defterlere kaydedilmesi durumunda vergi ödenmeyeceğine ilişkin düzenlemede de uzatmaya gidilmemiştir.

Kar Yedeklerinin Sermayeye Eklenmesi Kâr Dağıtımı Olarak Kabul Edilecek

Danıştay 4. Dairesi 14.06.2017 tarihinde verdiği karar ile Kurumlar Vergisi Genel Tebliği’nin 5.6.2.4.3 Bedelsiz olarak elde edilen hisse senetlerinin satışından sağlanan kazançların durumu başlıklı kısmında yer alan “Dönem kârından ayrılan yedekler kullanılmak suretiyle sermaye artırımında bulunulması halinde ise bu işlem sonucu ortaklara bedelsiz hisse senedi verilmesi ile fiilen kâr payı dağıtılması arasında fark bulunmamaktadır. Her iki halde de ortaklar, kurum bünyesinde oluşan kârlar üzerinde tasarrufta bulunma imkânına sahip olmaktadır. Dolayısıyla, kâr yedeklerinden karşılanan sermaye artırımları sonucunda ortaklarca bedelsiz iştirak hissesi iktisap edilmesi durumunda, alınan bu iştirak hisseleri nominal bedelle iştirak hesaplarında izlenecek ve iştirak kazançları istisnası nedeniyle kurumlar vergisine tabi tutulmayacaktır.” şeklindeki düzenlemeyi iptal etmişti.

 

Söz konusu iptal kararına göre, kârın sermayeye eklenmesi nedeniyle bedelsiz hisse senedi alınması ve/veya sermaye yedekleri kullanılmak suretiyle sermaye artırımında bulunulması neticesinde sermaye artırımı nedeniyle bedelsiz hisse senedi verilmesi işlemi vergi uygulamaları açısından kâr payı dağıtımı sayılmayacaktı.

 

Ancak Danıştay Vergi Dava Daireleri Genel Kurulu 07.02.2018 tarihinde temyiz incelemesi sonucunda verdiği karar ile söz konusu Danıştay 4. Daire kararını bozmuştur.

Söz konusu kararın gerekçesi olarak;

  • Kâr yedeklerini kullanarak sermaye artışı gerçekleştiren şirketin ödenmiş sermayesinin artırılan tutar kadar artmakta olduğu; ortaklar açısından bakıldığında, iştirak edilen şirketteki sermaye artışı nedeniyle sahip olunan hisse senedinin sayısı artacağı gibi iştirakin değeri de artacağından, bu durumun ortaklara doğrudan kâr payı dağıtımından bir farkının bulunmadığı,
  • Kurumlar Vergisi Kanunu ve Gelir Vergisi Kanunu’nda yer alan “kârın sermayeye eklenmesinin kâr dağıtımı sayılmayacağı” yolundaki, sadece ilgili maddelerde sayılan kişi ve kurumlara yönelik hüküm ifade eden kuralın, dava konusu düzenlemeyi hukuka aykırı kılan bir gerekçe olamayacağı,

ifade edilmiştir.

Vergi Dava Daireleri Genel Kurulu’nun kararı neticesinde dönem kârından ayrılan yedekler kullanılmak suretiyle sermaye artırımında bulunulması sonucu elde edilen bedelsiz hisse senetleri fiili kâr dağıtımı olarak değerlendirilecektir. Kâr yedeklerinden karşılanan sermaye artırımları sonucunda ortaklarca bedelsiz iştirak hissesi iktisap edilmesi durumunda, alınan bu iştirak hisseleri nominal bedelle ilgili kurumun iştirak hesaplarında izlenecek ve iştirak kazançları istisnası nedeniyle kurumlar vergisine tabi tutulmayacaktır.

Leave a Comment

E-posta hesabınız yayımlanmayacak. Gerekli alanlar * ile işaretlenmişlerdir