17.09.2018 Vergi Bülteni

Sözleşme Bedellerinin TL Olarak Belirlenmesine İlişkin

Cumhurbaşkanı Kararı Yayımlandı

 

Resmi Gazete’de 32 Sayılı Kararda Değişiklik Yapan 85 Sayılı Cumhurbaşkanı Kararı ile Türkiye’de yerleşik kişilerin, kendi aralarında düzenledikleri bir kısım sözleşmelerde, sözleşme bedelinin Türk Lirası olarak belirlenmesi zorunlu kılınmıştır. Karara göre;

  1. Türkiye’de yerleşik kişilerin, Bakanlıkça belirlenen haller dışında, kendi aralarındaki menkul ve gayrimenkul alım satım, taşıt ve finansal kiralama dâhil her türlü menkul ve gayrimenkul kiralama, leasing ile iş, hizmet ve eser sözleşmelerinde sözleşme bedeli ve bu sözleşmelerden kaynaklanan diğer ödeme yükümlülükleri döviz cinsinden veya dövize endeksli olarak kararlaştırılamayacaktır.
  2. Karara göre, 13.09.2018 tarihinden itibaren 30 gün içinde (son gün 12 Ekim), yukarıdaki nitelikteki olan ve daha önce yapılmış olan yürürlükteki sözleşmelerdeki döviz cinsinden kararlaştırılmış bulunan bedellerin TL’ye çevrilmesi gerekmektedir.

 

Karar ile ilgili Dikkat Edilmesi Gereken Önemli Hususlar

 

  • Söz konusu kararda, döviz cinsinden yapılmış sözleşmelerin hangi döviz kuru üzerinden TL’ye çevrileceği hususunda herhangi bir belirleme yapılmamış, söz konusu bedellerin TL’ye çevrilmesi tarafların anlaşmasına bağlanmıştır

 

Konuya ilişkin olarak Hazine ve Maliye Bakanlığınca yayımlanması beklenen yönetmelikte açıklama yapılması beklenmektedir.

 

  • Kararda döviz cinsinden veya dövize endeksli olarak sözleşme yapılması yasaklanmakla birlikte altına endeksli sözleşme yapılması yasaklanmamıştır. Buna göre sözleşme bedellerinin altına endeksli olarak kararlaştırılabileceği düşünülmektedir.

 

    • Mevcut sözleşmelerin 30 gün içerisinde (son gün 12 Ekim) Türk Lirası olarak taraflarca yeniden belirlenmesi gerektiğinden dolayı Mükelleflerimizin en kısa süre içerisinde mevcut sözleşmelerini gözden geçirmesi ve sözleşme tarafları ile iletişime geçmesi gerekmektedir.

 

  • Söz konusu karar ile birlikte özellikle Kamu Kurumlarına ibraz edilen sözleşmeler hususunda hızlı hareket edilmesi gerekmektedir. Zira kamu kurumlarının 12 Ekimden sonra döviz cinsinden veya dövize endeksli sözleşmeleri kabul etmeyeceği düşünülmektedir.

 

Özellikle KDV iadesi alan mükelleflerimizin olası gecikmeleri önleme adına vergi dairelerine ibraz edilme ihtimali olan sözleşmeleri en kısa sürede revize etmeleri tavsiye olunur.

 

  • Dövizli Sözleşmelerin Türk Lirasına Çevrilmesi sırasında sözleşmede yer alan bedellerde değişiklik yapılacaktır. Değişiklik ile birlikte Damga Vergisi’ne dikkat edilmesi gerekmektedir. Zira Damga Vergisi Kanunu’na göre, sözleşmede yer alan unsurlardan sadece bedele ilişkin değişiklik yapıldığında, artan bedel üzerinden damga vergisi hesaplanması gerekmektedir.

 

    • Katılmamakla birlikte, ticari sözleşmelerini Türk Lirasına çevirmeyerek döviz üzerinden ödemeye devam edenlerin sözleşmeye bağlı giderlerinin vergisi matrahı tespit edilirken indirim konusu yapamayacaklarını iddia edenler olduğu göz ardı edilmemelidir.
    • Söz konusu karar ile birlikte faturaların döviz cinsinden düzenlenip düzenlenemeyeceği hususu da tartışılmaya başlanmıştır.   

 

  • Karara göre mevcut sözleşme taraflarından birisi yurtdışında yerleşik ise sözleşmelerde döviz cinsinden (veya dövize endeksli) kararlaştırılmış bulunan bedellerin TL’ye çevrilmesinin gerekmediği düşünülmektedir.

 

Örneğin AVM işleticisi yurtdışında yerleşik bir şirket ise kiralar TL olarak belirlenmeyecektir.  

 

  • Karar kapsamındaki özel olarak sayılan sözleşmeler; & Menkul ve gayrimenkul alım satım sözleşmeleri, & Taşıt ve finansal kiralama dâhil her türlü menkul ve gayrimenkul kiralama sözleşmeleri, & Leasing (finansal kiralama) sözleşmeleri, &İş sözleşmeleri, &Hizmet sözleşmeleri, & Eser sözleşmeleridir.

 

Ancak Kararda belirtilmeyen tipte sözleşmelerin dövizli veya dövize endeksli şekilde düzenlenmesinin kambiyo mevzuatına aykırı bir yönü bulunmamaktadır. Örneğin, vekalet,  neşir (yayım), bağışlama, komisyon, saklama, kefalet, ömür boyu gelir ve ölünceye kadar bakma sözleşmeleri dövizli veya dövize endeksli şekilde düzenlenebilecektir.

  • 32 sayılı Kararda yapılan değişikliğe uymamanın yaptırımı, 1567 sayılı Türk Parasının Kıymetini Koruma Hakkında Kanunda yer alan yer alan 3.000 TL (2018 yılı için 6.306 TL)  – 25.000 TL (2018 yılı için 52.601 TL)  arasındaki idari para cezasıdır Söz konusu cezayı Cumhuriyet Savcısı uygulayacaktır.

 

  • Yürürlükteki sözleşmelerde döviz cinsinden kararlaştırılmış bulunan bedellerin TL’ye çevrilmesi tarafların anlaşmasına bağlanmıştır. Tarafların anlaşamamış olması halinde ortaya çıkacak ihtilafı yargı çözeceği tabiidir. Bu nedenle mükelleflerimizin dövize endeksli sözleşme tarafları ile iletişimini sağlıklı yürütmesini tavsiye ederiz.

 

Zira mahkemelerin uyarlama davasında, döviz bedelini hangi kur üzerinden TL olarak tespit edeceği belirsizdir. Yargıtay yerleşik içtihatlarında tacirin basiretli olma yükümlülüğüne yer vererek tacirin ekonomik krizleri öngörme yükümlülüğünün bulunduğunu ve uyarlama davası açmayacağını kabul etmiştir. Ancak son yayımlanan karar sonrası mahkemelerin nasıl karar vereceği tahmin edilememektedir.

 

  • Yasak olmasına rağmen bir sözleşmenin dövizli olarak düzenlenmesi veya mevcut dövizli sözleşmenin TL’ye çevrilmemesi halinde; sözleşme hukuken geçerliliğini sürdürür. Ancak oluşabilecek kur farkları konusunda, yargı organlarının oldukça farklı kararlar verebileceği düşünülmektedir.

Leave a Comment

E-posta hesabınız yayımlanmayacak. Gerekli alanlar * ile işaretlenmişlerdir